Gazi Şehrin Çocukları, Antep’in Fransızlara karşı verdiği tarihi direnişi, iki cesur çocuğun gözünden duygusal ve etkileyici bir üslupla anlatıyor.
Kiminin yaşı 14, kimininki 10, kimisi henüz oyun çağında… Yaşları küçük ama kalpleri kocaman olan bu vatansever çocuklar, Antep’in bağımsızlık mücadelesinde ön saflarda yer alıyorlar. Onlar, boylarına boslarına bakmadan, cesurca düşmanla savaşmak için Kuvay-ı Milliye saflarına katılıyorlar.
Zeynep ve ninesi, Fransızların köylerini basacağı endişesiyle evleriyle sessizce vedalaşarak yola çıkarlar. Amaçları sadece kendilerini değil, aynı zamanda vatanlarını da savunmaktır. Bu kutlu yolda, aynı ideal için çarpışan nice kahramanla tanışırlar: Duran, Yusuf, Muallim Efendi, Şahin Bey ve Çavuş… Yaşları kaç olursa olsun, hepsinin yüreğinde aynı tutku vardır: Vatan aşkı.
Zeynep ve ninesi, direnişe katıldıklarında artık sadece nene ve torun olarak anılmayacaklardır. Bundan sonra Zeynep’in lakabı “Garip”, ninesinin lakabı ise “Ana” olacaktır. Onlar, vatanı savunan sayısız ana ve garibin sesi, cesaret ve azmin sesi olacaktır.
Gazi Şehrin Çocukları; isimsiz kahramanların destansı mücadelesini, Antep’in tarihi direnişini, vatan sevgisini ve birlik ruhunu ilmek ilmek dokuyor. Çocukların kalplerine vatan sevgisi ve cesaret tohumu ekerek, geçmişin tozlu sayfalarını yeniden aralıyor.
“Antep 15 Ocak 1920’de işgal edildi. Ekim ayında şehir Fransızlarla verildi. Kadını erkeği, genci yaşlısı herkes bu mücadelenin isimsiz kahramanları olarak tarihe adını yazdırdı…”
